(d.980-ö.1037). İbn Sînâ, asıl adı “Hüseyin”dir. “Ebû Ali” künyesiyle de bilinir. "En büyük otorite" demek olan eş-Şeyhü'r-reîs unvanıyla daha çok anılmaktadır. Batıda Avicenna olarak tanınır. İslam'ın Altın Çağı döneminin en önemli doktorlarından, astronomlarından, düşünürlerinden, yazarlarından ve bilginlerinden biri olarak kabul edilen Fars polimat ve "polimerik erken tıbbın babası" olarak bilinen hekimdir.
İbn-i Sina gözle görülmeyen mikropların olduğunu ileri sürerek mikrop kavramını tıp literatürüne sokmuştur. Hacamat tedavisini ilk yapan hekim İbn-i Sina olarak belirtilmektedir. Ameliyatlarda hastayı ilk uyuşturan ilk hekim olmaktadır. İbn-i Sina felsefe alanında da özel bir yere sahip olmaktadır.
İbni Sina'ya göre nefs birleşeceği bedeni almadan önce ferdî varlığı yoktur. Aristo gibi İbni Sina da metafiziği varlık olması bakımından varlık ilmi diye tanımlar. İbni Sina üç katlı âlem görüşünde tanrıcı felsefe (theisme) ile tabiatçı felsefeyi (naturalisme) birleştirir.
Eserlerinin en ünlüleri, felsefe ve fen konularını içeren çok geniş bir çalışma olan Kitabü'ş-Şifa (İyileşme Kitabı) ile El-Kanun fi't-Tıb'dır (Tıbbın Kanunu). Bu iki eser, Orta Çağ üniversitelerinde okutulmasıyla birlikte, Montpellier ve Louvain'de 1650 yılına kadar ders kitabı olmuştur.